MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİ DERS NOTLARI İÇİN LÜTFEN SUNUMLAR KISMINA BAKINIZ!
Anlatım ve Özellikleri / Expression and Characteristics:
Niçin yazı yazdığımızı düşündünüz mü? İnsan düşüncesini yazı yazarak geliştirebilir. Yazmanın bütün çağlarda vazgeçilmezliği, eşsizliği nereden kaynaklanmaktadır? Horatius'a göre, "Bilgi, iyi yazmanın kaynağıdır." İlya Ehrenburg, "Başkalarının duyduklarını kendimde duyabilmek için yazıyorum"der. Öyleyse başka insanların acılarını, sevinçlerini, kederlerini, kaygılarını içimizde duymak için yazarız. Fareler ve İnsanlar romanıyla tanıdığımız John Steinbeck'in deyişiyle yazmak en büyük gereksinimdir.Devamı için tıklayınız.
Anlatım Biçim ve Teknikleri / Narrative Forms and Techniquuees:
Anlatım; duygu ve düşüncelerimizin yazılı veya sözlü ifadesi olarak tanımlanabilir. Bir yazıda ele alınan konunun sergilenme biçimidir. İletişimin başarılı olmasında, uygun anlatımın seçilmiş olması önemli rol oynar.Devamı için tıklayınız.
Dil ve Anlatım Bozuklukları / Disorders of Language and Expression:
Dil ve anlatım bozukluğu sunusu eklendi. Uygulama cümleleri ve soru örnekleri ile zenginleştirilecek. Güncelleneceğini şimdiden hatırlatalım. .Devamı için tıklayınız.
Türkçe Eşleştirmeler / Karşılıklar:
Bu sunuda dilimize yabancı dillerden geçmiş, özentilikten kaynaklı sözcük ve söz öbeklerinin yerine özTürkçe karşılıkları bulacaksınız.Devamı için tıklayınız.
Medya Dili Eleştirisi (The Critique of Media Language):
Medya Dili; medyada konuşulan şey ya da medyada konuşma biçimi diye düşünülebilir. Kökenbilimsel (Etimolojik) olarak bakıldığında "Medya" kelimesi Latincede ortam, araç anlamına gelen medium kelimesinin çoğulundan gelmiştir. Akla hemen "İletişim Türleri" ve "Basın-Yayın/ Yayım" organları gelse de günümüzde Medya evriminin dönüm noktasını yaşamaktadır. Ulusal devletin kontrolündeki tek kanallı resmi TV ve resmi radyo kanalları artık Medya denen şeyin oransal anlamda çok küçük bir payı olarak kalmıştır. Özellikle son yıllarda, Genel Ağ (İnternet) etkisi ile "Sosyal Medya", bilgisayar etkisi ile de yeni medya şekilleri oluş(turul)muştur. Artık "Yeni Medya" (yeni ortamlar, yeni araçlar, yeni mecralar), bilgisayarların işlem gücü olmadan oluşturulamayacak olan ortamlara denir. Genellikle dijital olup kullanıcısına veya hedef kitlesine etkileşim olanağı sağlar.Devamı için tıklayınız.
Ekleşme Bilgisi (Morfoloji):
Morfoloji, Lengüistik'te bir alt disiplin olarak karşımıza çıkar. Ekleşme Bilgisi diye Türkçeleştirebileceğimiz bu alanda daha çok sözcüğün yapısı ile ilgilenilir. Sözcüğün yapısı konusunda; dilin kökleri-ekleri, bunların birleşme yolları, özellikleri incelenir.
Türkçe sondan eklemeli bir dildir. Türkçede sözcük kökleri değişmez. Ancak yapım ve çekim ekleri alır.Devamı için tıklayınız.
Noktalama İşaretleri/İmleri (Punctuation, Zeichensetzung, Signe de Ponctuation):
Dünya tarihine bakıldığında düzenli ve kurallı olarak ilk noktalama işaretlerinin Romalılar zamanında kullanıldığını savunanlar çoğunluktadır. Biz Türk dilinin tarihine inersek Köktürk (Göktürk) devletinde her kelime bitiminden sonra kullanılan iki nokta üstüste(:) ile karşılaşırız. İslâmiyete geçişle oluşan Divan Edebiyatının hüküm sürdüğü Arap alfabesinin kullanıldığı dönemler boyunca Osmanlı'da sistematik noktalama işaretlerinin kullanılmadığı görülmekte. Bunun nedeni Arap Alfabesini harekesiz olarak kullanılması gösterilebilir. Şinasi ve onun Tercüman-ı Ahvali/Mukaddime'si/ ile Anadolu'da, aynı Batı'daki gibi kurallı bir şekilde Noktalama İmlerinin/İşaretlerinin kullanılmaya başlandığı söylenebilir.
Duygu ve düşünceleri daha açık ifade etmek, cümlenin yapısını ve duraklama noktalarını belirlemek, okumayı ve anlamayı kolaylaştırmak, sözün vurgu ve ton gibi özelliklerini belirtmek üzere noktalama işaretleri kullanılır.Devamı için tıklayınız.
Yazım Kuralları (The Rules of Writing, Rechtschreibregeln, Les Règles d'orthographe):
Hangi dili konuşuyor olursak olalım; o dilin yazım kurallarını bilmek ve sözlü yazılı ifadelerimizde bu kurallara uygun hareket etmek gerekmektedir. Konumuz "Türk Dili" olduğundan özellikle Türkçemizde en sık yapılan yazım yanlışlarına değinerek bu konuyu aydınlatmaya çalışacağız.
Yazım/İmlâ Kuralları, Tanzimat Dönemi'nde, gazete/matbuat hayatı ile Türkçemize girmiştir. Şinasi ve onun Tercüman-ı Ahvali/Mukaddime'si/ aracılığıyla Anadolu'da, aynı Batı'daki gibi kurallı bir şekilde Yazım/İmlâ Kurallarının kullanılmaya başlandığı söylenebilir.
Türkçemizde özellikle şu üç unsur da sıklıkla yazım yanlışına düşülmekte: Birincisi "de"nin yazımı, ikincisi "ki"nin yazımı ve son diğeri ise "mi"nin yazımı.Devamı için tıklayınız.
Cümle Bilgisi (Nahiv, Syntax, Satzlehre):
Lengüistikte duygu, düşünce, his ve arzularımızı anlatan, bir iş, oluş, istek bildiren söz dizisine cümle veya tümce denir. Cümle bir ifade, soru, ünlem veya emri dile getiren, kendi başına anlamlı kelimeler dizisidir. Özne, tümleç ve yüklem gibi ana unsurlardan meydana gelir. Cümle içi ve dışı unsurlarla anlam zenginleştirilebilir ve pekiştirilebilir.Devamı için tıklayınız.
Muğla Üniversitesi Etkinlikleri:
Muğla Üniversitesi farklı bir çalıştaya ev sahipliğine hazırlanıyor. Doç. Dr. Adnan Kan, Yrd. Doç.Dr. Mehmet Kara, Yrd. Doç. Dr. Özden Fidan ve Öğr. Gör. Hamdi Topçuoğlu'nun katılımıyla Yabancılara Türkçe Öğretimi Çalıştayı AKM DSalonunda, 30.11.2012’de, saat 10.00’da gerçekleştirilecek. Bilgi için tıklayınız.
Ses Bilgisi (Phonethics, Lautlehre, Phonétique):
Türkçe'nin morfolojisi (ekleşme sistemi) ve deyim zenginliği bakımından ne kadar üst seviyede bir dil olduğu aşikardır. Bunun yanı sıra Prof. Dr. Doğan Aksan'a göre; Türkçe'nin dünya dillerine göre bir üstünlüğü de fonetik zenginliğidir. Sözgelimi dünya dilleri arasında "ı" sesi yalnızca Türk dil ailesinde ve Rusça'da bulunmaktadır. Gerçekten de dünya dillerine dikkatlice bakıldığında ünlü(vokal, vowel) sesler(harfler) bakımdan Türkçe'nin hepsinden daha zengin olduğunu görmek mümkündür.Devamı için tıklayınız.
Diller Nasıl Doğmuştur?
İnsanoğlu uygarlık boyunca dilin nasıl doğduğunu, nasıl oluştuğunu, hangi kaynaklardan ortaya çıktığını merak etmiş; bu sorulara cevap vermeye çalışmıştır.
Dilin doğuşu problemi ilkel insanın efsanelerinde, din adamları, filozoflar ve bilimadamları tarafındançeşitli yorumlar, yaklaşımlar ve kuramlar ile açıklanmıştır.Devamı için tıklayınız.
Dilekçe (İstida, Arzuhal) Nasıl Yazılır?
İnsan hayatı boyunca birçok belgenin altına imza atar. Altına imza atarken en çok düşünülmesi gereken belgelerden biri dilekçedir.
Dilekçe yazmak hayatımızın bazı bölümlerinde karşılaşılan ve ihtiyaç duyulduğunda yazmamızı gerektiren mühim bir ayrıntıdır. Her insan dilekçe yazmanın ayrıntılarını bilmekle mükelleftir.
Resmi veya özel kurumlarda, ilgili makamlara verilmek için yazılmış; bir isteği, bir temenniyi ya da bir şikâyeti bildirmek amacıyla yazılan yazılara "Dilekçe" denir.Devamı için tıklayınız.
Ölüm Üstüne - Michel de Montaigne
Madem ki ölümün önüne geçilemez, ne zaman gelirse gelsin. Sokrates'e; "Otuz zalimler seni ölüme mahkum ettiler," denildiği zaman: "Tabiat da onları!" demiş.
Bütün dertlerin bittiği yere gideceğiz diye dertlenmek ne budalalık!
Nasıldoğuşumuz bizim içinher şeyin doğuşu olduysa, ölümümüz de her şeyin ölümü olacaktır. Öyleyse yüz sene daha yaşayamacağız diye .Devamı için tıklayınız.
Lengüistikte diller, yapı (morfoloji) ve aile (genetik) bakımından iki dala ayrılarak incelenir. Kaynak bakımından birbiriylle yakın ve benzer özellikler taşıyan diller bir aile ve bazen de grup oluştururlar. Yeryüzündeki diller bu şekilde sınıflara ayrılırlar. Dil ailesi/soyu/kütüğü/kaynağı/kökeni/genetiği dediğimiz şey aslında bilinmeyen devirlerde, bir "Ana-Temel Dil"den çıkan dillerin oluşturduğu topluluktur.Devamı için tıklayınız.
Soru Bankalarımız Güncellendi!
Türkçe dersine ait lise düzeyindeki özellikleYGS sınavı için oluşturduğumuz soru bankaları yenilendi. Artık sitemizde yeni müfredata uyarlanmış olarak hazırlanmış 30 soruluk Türkçe YGS denemelerini bulabileceksiniz. Sınav denemelerini çözerken kendinize 30 dakika süre koymayı unutmayınız. Ayrıca ÖSYM'ye ait girdiğiniz LYS, YGS vb. sınav sonuçlarınızıda sayfamızdan öğrenmeniz mümkün.Bilgi için tıklayınız.
UZEM&Türk Dili Dersi İçin Blog Sitemiz Yayında!
Türk Dili dersinin Muğla Üniversitesi'nde "Uzaktan Eğitime" başlamasının ardından "Blog" sitemiz hizmete girmiştir. Dijital dünyadaki eğitime,Türk Dili Bölümüne ait derslere daha fazla katkı sağlamak amacıyla ozd.mu.edu.tr adresindeki derslerle eşzamanlı olarak ilerleyen ve bunları destekleyen bir web sitesine ihtiyaç duyulmuş ve bu nedenle blog sitemiz kurulmuştur. Türk Dili Blog Sitemizde, günbegün işlenen dersleri takip etmeniz mümkün olacaktır. Dilediğiniz her yerde ve günün her anında, internet bağlantısı ile her hafta yapılan ders ile ilgili bilgilere, belgelere, notlara, sorulara, sunumlara, vidyo ve ses kayıtlarına blog adresimizden ulaşabilirsiniz. Bilgi için tıklayınız.
Muğla Üniversitesi Etkinlikleri:
Muğla Üniversitesi görsel ve işitsel bir şölene ev sahipliğine hazırlanıyor. AKM Salonu hem görsel hem de işitsel bir şölene ev sahipliği yapmak üzere. Ruhumuzdan Yansıttıklarımız: Hayatın Tanığı Fotoğraflar, Şiir Dinletisi adlı etkinlik 06.11.2012’de, saat 15.00’da gerçekleştirilecek. Hem Fotoğraf düşkünlerini hem de şiirseverleri buluşturmayı hedefleyen etkinlik Öğretim Görevlisi T. Fikret Coşkun tarafından düzenlenecek.
Türk Dili Dersi Muğla Üniversitesi'nde Artık Uzaktan
Uzaktan Eğitim, geleneksel öğrenme-öğretme yöntemlerindeki sınırlılıklar nedeniyle sınıf içi etkinliklerin yürütülme olanağı bulunmadığı durumlarda eğitim çalışmalarını planlayanlar ve uygulayanlar ile öğrenenler arasında iletişim ve etkileşimin özel olarak hazırlanmış öğretim üniteleri ve çeşitli ortamlar yoluyla belli bir merkezden sağlandığı bir öğretim yöntemidir. Yine uzaktan eğitimi şu şekilde tanımlayabiliriz; Farklı mekanlardaki öğrenci, öğretmen ve öğretim materyallerinin iletişim teknolojileri aracılığıyla bir araya getirildiği kurumsal bir eğitim faaliyetidir. Bilgi için tıklayınız.
Muğla Belediyesi Öykü Yarışması
CUMHURİYET KADINLARI DERNEĞİ MUĞLA ŞUBESİYLE MUĞLA BELEDİYESİ TARAFINDAN DÜZENLENEN “KADIN” KONULU ÖYKÜ YARIŞMASI: Kadın konulu öykülerin yarışacağı bu etkinlik, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolıyısıyla gerçekleştirilecek. On sekiz yaşını doldurmuş herkesin katılabileceği bu öykü yarışmasının son katılım tarihi ise 1 Mart Perşembe. İlan, basın ve yayın organları, internet paylaşım siteleri, afiş asma şeklinde duyurulacak öykü yarışmasında yasalara göresuç teşkil edecek unsurlar ihtiva eden metinler ise değerlendirme dışı bırakılacak. Yarışma Jürisi :Belediye Başkanlığı ve CKD temsilcileri, 3 Edebiyat Öğretmeni, 1 Araştırmacı-Yazar,1 Sivil Toplum Örgütleri Temsilcisinden oluşacaktır. Bilgi için tıklayınız.
Bakanlardaki Bilimsel Şölen
Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü ve Priştine Üniversitesi Eğitim Fakültesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenecek olan Uluslararası Balkanlar’da Sosyal Bilimler Kongresi 30 Mayıs -06 Haziran 2010 tarihleri arasında, Kosova Prizren’de (Eğitim Fakültesinde) yapılacak. 30 Mayıs - 06 Haziran 2010 tarihleri arasında yapılacak kongre süresince ayrıca “Ayak İzlerim” temalı tarih ve kültür gezisi yapılacak. Gezide Kosova, Arnavutluk, Karadağ, Hırvatistan üzerinden bir yarım daire” çizilerek Bosna’ya geçilecek ve buradan İstanbul’a dönülecek.
Avrupa Kültür Başkenti kavramı ilk kez, 1980’lerde ortaya çıkmıştır.
Dönemin Yunanistan Kültür Bakanı Melina Mercouri’nin önerisinin Avrupa Birliği Bakanlar Konseyi tarafından benimsenmesiyle Avrupa kültürüne değer katan, Avrupa’ya katkı sağlayan kentlere verilmeye başlanan bu unvana ilk kez 1985’te Atina sahip olmuştur.
Bu unvan, 1985-2000 yılları arasında AB’ye üye ülkelerin kentlerinden birine verilmiştir. 2000 yılına gelindiğinde ise, yeni bin yıl nedeniyle, Avrupa Kültür Başkenti unvanı hem aynı yılda birden fazla kente, hem de AB adayı olan ülkelerin kentlerine verilmeye başlanmıştır.
Avrupa Kültür Başkenti Projesi Tarihinde Bir İlk...
İstanbul’un, Avrupa Kültür Başkenti yolculuğu da, yeni bin yıl nedeniyle, AB adayı olan ülkelerin kentlerine Avrupa Kültür Başkenti unvanı verilme kararıyla birlikte başlamıştır.
Balıkesir Üniversitesi Rektörlüğü tarafından üniversite gençliğinin edebiyat alanındaki çalışmalarını desteklemek, edebiyatımıza yeni isimler ve eserler kazandırmak amacıyla şiir ve hikaye yarışması düzenlenmiştir.
Ümraniye Belediyesi tarafından düzenlenen ‘6. Geleneksel Hikâye Yarışması’ için başvurular başladı. Yarışmada birinci olana esere 7 bin, toplamda ise 25 TL para ödülü verilecek.
Düzenlediği yarışmalarla yeteneklere yeni fırsatlar sunan Ümraniye Belediyesi, bu yıl 6. kez gerçekleştirdiği ‘Geleneksel Hikâye Yarışması’ için başvuruları başlattı. Bugüne kadar yurt içi ve yurt dışından yoğun katılımın olduğu yarışmanın bu yıl ki teması ‘Medeniyetlerin ve İmparatorlukların Buluştuğu Kent; İstanbul’ olarak belirlendi. Yarışmaya katılma şartları için lütfen tıklayınız
Bugün 4 ziyaretçi (5 klik) kişi burdaydı!
SAYFA HAKKINDA
Bu site şahsıma aittir ve Sayın Prof.Dr. Hasan AKAY ve Sayın Doç.Dr. Yılmaz TAŞÇIOĞLU hatırasına kurulmuştur. Site içinde "Dil ve Edebiyat" ile ilgili seminer, konferans, panel haberleri, düzenlenecek yarışma ve etkinliklerin tarihlerini içeren bilgiler bulunmaktadır. Ayrıca üniversite ve lise düzeyinde soru bankaları, sunum ve konu anlatımları, dil ve edebiyat konusunda birtakım makaleler bulunmaktadır.
BİZE ULAŞIN
MUĞLA ÜNİVERSİTESİ
Muğla Üniversitesi ozd.mu.edu.tr adresinde, Uzaktan Eğitim yoluyla Türk Dili, Atatürk İlke ve İnkılap Tarihi, Bilgisayar, Enformatik gibi dersleri 2012-2013 Eğitim ve Öğretim Yılında vermeye başladı.
Muğla Üniversitesi Hakkında Genel Bilgiler:
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, 03 Temmuz 1992 tarihinde 3837 sayılı Kanun ile kurulmuştur. Üniversitemizin kuruluşunda Fen-Edebiyat, Su Ürünleri Teknik Eğitim ve İktisadî ve İdarî Bilimler Fakülteleri, Fen ve Sosyal Bilimler Enstitüleri, Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu yer almıştır. Muğla’daki ilk yüksek öğrenim birimleri ise 1975 yılında Ankara İktisadî ve Ticarî İlimler Akademisine bağlı olarak kurulmuş, 1982 yılında ise Dokuz Eylül Üniversitesine bağlanmış olan Muğla İşletmecilik Yüksekokulu ile 1989 yılında Dokuz Eylül Üniversitesine bağlı olarak kurulmuş olan Muğla Meslek Yüksekokuludur. Üniversitemizin kurulmasıyla Muğla İşletmecilik Yüksekokulu İktisadî ve İdarî Bilimler Fakültesine, Muğla Meslek Yüksekokulu da Üniversitemize bağlanmıştır.
Üniversitemizde 12 fakülte, 4 enstitü, 5 yüksekokul, 12 meslek yüksekokulu, 18 araştırma ve uygulama merkezi bulunmakta; 146 bölüm/program, 50 ana bilim dalında 26.000 üzerinde öğrenciye, 1000’i aşan öğretim elemanı ve 800’e yaklaşan idarî personel ile eğitim-öğretim hizmeti verilmektedir.
ÖZGEÇMİŞ
Eğitim alanında resmi ve özel kurumlarda, yedi senedir görev yapmaktayım. Akademik anlamda, Muğla Üniversitesi'nde, 2009-2010 Eğitim ve Öğretim yılından itibaren çalışmaya başladım. Uzem ve Türk Dili Bölümü işbirliği çerçevesinde 2012'den bu yana elektronik ortamda uzaktan eğitim dersleri vermekteyim.
SAU
Sakarya Üniversitesi'nin kısa adı SAU'dur. Kendisine çağdaş uygarlığın gerektirdiği her türlü donanıma sahip bireyler yetiştirmeyi amaç edinmiş olan Sakarya Üniversitesi'nin çekirdeğini 1970 yılında açılan Sakarya Mühendislik ve Mimarlık Yüksekokulu oluşturmuştur. Bu okul 1971 yılında Sakarya Devlet Mimarlık ve Mühendislik Akademisi'ne dönüşmüş, 1982-1992 yılları arasında İstanbul Teknik Üniversitesi'ne bağlı bir Fakülte olarak öğretim vermiştir.
3 Temmuz 1992 tarih ve 3837 sayılı kanun ile Sakarya Üniversitesi kurulmuştur.
90 sonrasında kurulan üniversiteler arasında akademik ve teknik altyapısını hızla tamamlayan üniversitemiz idari birimleri ile ISO-2002 Kalite Belgesi ile "EFQM Mükemmellik Yetkinlik Seviyesi Kalite Belgesi"ne sahip ilk ve tek devlet üniversitesi olup lâboratuar, eğitim ve sosyal hizmetler, Internet alt yapısı ve bilişim sektöründeki atılımlarıyla bir çok üniversite için örnek oluşturmaktadır.
http://www.sakarya.edu.tr/