2.Erdemi, ahlakı ve cömertliği övmek, kibir ve cimriliği yermek 12. yüzyılın kültür ortamında bir gelenek olmuştu. Bu eserlerde de çağın düşüncesi dile getirilir. Söylenenler, ayet ve hadislerle desteklenir. Öğretici bir kitap olmasına rağmen çok fazla Arapça, Farsça sözcük içerir.
Bu parçada sözü edilen yapıtın yazarı, aşağıdakilerden hangisidir?
A)Ahmet Yesevi
B)Yusuf Has Hacip
C)Ali Şir Nevai
D)Edip Ahmet
E)Kaşgarlı Mahmut
3.(I)Size, insanların sizin fikirlerinizi beğenmedikleri, davranışlarınızı onaylamadıkları zaman neler olacağını anlatayım. (II)Önce hayal kırıklığına uğrayacaksınız. (III) Oysa hayatta başarılı olmanın ilk koşulu, başarısız olmaya dayanacak kadar sağlam sinirlere sahip olmaktır. (IV)Başka bir ifadeyle, inandığınız şeyleri asla vazgeçmeden sonuna kadar savunmak ve yapmaktır. (V)Başarı, kendi çizdiğiniz yolda ulaşılabilecek en ileri noktaya varmaktır.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangi ikisinde ekeylem yoktur?
A)I. ve II.
B)II. ve III.
C)II. ve IV.
D)III. ve IV.
E)IV. ve V.
4. Köy Enstitüsü öğrencisi iken, benim için mektup gönderilecek birkaç kuruşun habercisiydi.
Bu cümlede aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A)Zincirleme isim tamlaması
B)Kişi zamiri
C)Belgisiz sıfat
D)Belirtili isim tamlaması
E)Adlaşmış sıfat
5.Aşağıdakilerden hangisi, doğal destanların özelliklerinden biri olamaz?
A)Olaylar, olağanüstü özelliklere sahip kahramanlar etrafında gelişir.
B)Masalsı öğelere sık sık yer verilir.
C)Ulusların anonim ürünüdürler.
D)Biçimsel olarak manzumdurlar.
E)Özgün biçimlerini korumuşlardır.
6.Sekiz ay kışımız dört ay yazımız
Açlığından telef oldu bazımız
Kasım demez buz tutuyor özümüz
Mayısta çözülür gölümüz bizim
Halk edebiyatının temel özellikleri ve yönelimlerini yansıtan bu dizeler, Halk şiirinin ---- bir şiir olduğunu gösterir.
Yukarıda boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A)toplumsal sorunlardan kopuk olmayan
B)doğayı gerçekçi biçimde yansıtan
C)yaşama ayna tutan
D)yapaylıktan uzak, doğal
E)soyut kavramları somutlaştıran
7.Kutadgu Bilig, Yusuf Has Hacip tarafından yazılmıştır. Eser aruz ölçüsü ve mesnevi biçimiyle yazıldığı ve6645 beyitten oluştuğu halde, eserde 173 dörtlük de bulunmaktadır. İslamiyet öncesi Türk edebiyatında çok kullanılan yarım uyak yapıta egemendir.
Kutadgu Bilig’de 173 dörtlük bulunması ve yarım uyağın çok kullanılması, aşağıdakilerden hangisi ile açıklanabilir?
A)Türk edebiyatının ilk didaktik yapıtı olmasıyla
B)Yusuf Has Hacip’in bilinçli dil anlayışıyla
C)Şairin yaratıcı kimliğiyle
D)İslamiyet öncesi Türk şiir geleneğinin etkisiyle
E)Hakaniye lehçesi ile yazılmasıyla
8.---- der ki bana
Derdim artar ondan yana
Öter bülbül yana yana
Gözüm çağlar şimden gerü
Halk şiirinin biçimsel özellikleri göz önünde tutulursa, bu dörtlükte boş bırakılan yere, aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A)Karacaoğlan
B)Köroğlu
C)Pir Sultan
D)Gevheri
E)Dadaloğlu
9.Aşağıdakilerden hangisi, Âşık edebiyatı nazım türlerinden biri değildir?
A)Güzelleme
B)Nefes
C)Taşlama
D)Ağıt
E)Koçaklama
10.İslamiyet öncesi sözlü edebiyat hakkında aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
A)Atasözlerine “sav” denir.
B)Ölen yiğitlerin arkasından söylenen şiirler “sagu” denir.
C)Sevgi yiğitlik ve doğa konularında söylenen şiirlere “şölen” denir.
D)Ulusun yaşamıyla ve kahramanlıkla ilgili manzum anlatılara “destan” denir.
E)Şairlere kam, şaman, baksı gibi adlar verilir.
11.Aşağıdakilerden hangisinde, İslamiyet öncesi Türk destanları birlikte verilmiştir?
A)Yaradılış, Manas, Göç, Oğuz Kağan
B)Alp Er Tunga, Şu, Üç Şehitler, Türeyiş
C)Oğuz Kağan, Göç, Şu, Ergenekon
D)Türeyiş, Bozkurt, Ergenekon, Manas
E)Bozkurt, Alp Er Tunga, Kuvayı Milliye, Göç
12.---- edebiyatında doğa görünümlerine, doğa- toplum ilişkilerine pek rastlanmaz. Soyutlanmış bir dünyanın söz oyunlarıyla anlatıldığı ince sanat ürünleridir ortaya çıkan. ---- edebiyatında ise yaşanan çevreyle yakın ilişkiler içinde bulunan insanların duygularıyla ve gerçek bir dünyanın görüntüleriyle karşılaşırız. ---- edebiyatında sanatların özgürlüğü sağlanmış, şiir, müzikten ayrılıp uzaklaşmışken, ---- edebiyatında ürünler, saz eşliğinde söylenir ve ezgiler edalarıyla anlamlandırılıp adlandırılır.
Bu parçada boş bırakılan yerlere, sırasıyla aşağıdakilerden hangisinde verilenler getirilmelidir?
13.Halkın sözlü geleneğinden doğmuştur. Söyleyeni bilinmez. 7’li hece ölçüsüyle, dörtlük biçiminde oluşturulur. Bu türde ağırlıklı olarak aşk konusu işlenir. Asıl söylenmek istenen, son iki dizede verilir.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisinden söz edilmektedir?
14.(I)Bu romancı, ele aldığı konuyu sınırlandırmada ve ayrıntıları seçip ayıklayarak yazıya aktarmada son derece titizdir. (II)Metnin iç dinamiklerini oluştururken Türkçenin alışılmış cümle yapısını da kırar. (III)Sık sık kısa ve uzun cümleleri art arda kullanır, cümleleri ikiye böler, ara sözlere ve devrik cümlelere yer verir. (IV) Bu üslup kaygısı yazarın daha ilk romanından başlayarak kendini göstermiştir. (V) Ancak, yazarın zaman zaman kendini zorladığı, yarattığı üslubun güdümüne girdiği de bir gerçektir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde, yazarın gereksiz betimlemeler yapmadığından söz edilmiştir?
A)I.B)II.C)III.D)IV.E)V.
15.Şehirde tek bir ışık bile yanmıyor. Şehir, dev bir kaplumbağa gibi başını içine çekip kabuğunun beyaz karanlığına gömülmüş. Kar, gökyüzünün derinliklerinden yüklendiği gizli, tanrısal bir ışıkla usul usul yağıyor. Ortalıkta, yumuşak kar tanelerinin fısıltısından başka ses yok. Pencerelerin köşeleri buz tutmuş. Dondurucu soğuk, bir kesiğe değen tuz gibi, dokunduğu yeri yakıyor.
Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A)Benzetmelerden yararlanılmıştır.
B)Birden çok duyuya seslenilmiştir.
C)Karşıt kavramlar bir arada kullanılmıştır.
D)Anlatılanlara yorum katılmıştır.
E)Eksiltili cümlelere yer verilmiştir.
16.Aşağıdakilerden hangisinde, zincirleme ad tamlaması vardır?
A)Eğitimin kalitesinin, eğitenle eğitilen arasındaki iletişimin kalitesiyle doğru orantılıdır.
B)İletişimde en sık yapılan yanlış, sıkıcı olmak ve bunun farkında olmamaktır.
23.Halk şiiri ırmağının üç kolu vardır: Ortak yaratılar, âşıkların söylediği/yazdığı şiirler, Tekke şairlerinin yazdığı şiirler. Aralarında önemli ayrımlar olmasına karşın bu üç türün ortak yönü ----.
Sıgtap közü örtülür (Ağlamaktan gözleri yaşlarla örtülüyor)
Aşağıdakilerden hangisi, “koşuk” ve “sagu”dan alınan bu dörtlüklerin ortak özelliği değildir?
A)Konuları
B)Nazım birimleri
C)Ait oldukları dönem
D)Ölçüleri
E)Uyak dizilişleri
27.----, İslamiyet öncesi Türk şiirinde gördüğümüz ---- türünün devamıdır. Bu nazım biçiminin yiğitlik ve savaş konularını işleyen türüne ---- denir. ----, bu türde o kadar çok şiir söylemiştir ki bu tür, onun adıyla özleşmiştir. Bu türde şiirleri öylesine sevilmiştir ki ozanın adı, halk tarafından bir destan kahramanıyla birleştirilmiş, efsaneleştirilmiştir. 16. yüzyıldan beri onun hikâyeleri Anadolu’nun her yerinde anlatılmaktadır.
Bu parçada boş bırakılan yerlere, sırasıylaaşağıdakilerin hangisinde verilenler getirilmelidir?
A)Semai, sav, ağıt, Kaygusuz Abdal
B)Ağıt, koşuk, taşlama, Âşık Dertli
C)Koşma, destan, koçaklama, Dadaloğlu
D)Ağıt, sagu, güzelleme, Karacaoğlan
E)Koşma, koşuk, koçaklama, Köroğlu
28.Aşağıdaki cümlelerin hangisindeki altı çizili sözcük, sözcük türü bakımından ötekilerden farklıdır?
A)Hep beraber ağaçlık bir yoldan aşağı iniyoruz.
B)Ufaklık birden ağlamaya başlamasın mı?
C)Kadının gözlerinden yorgunluk akıyordu.
D)Kuşluk vakti yola çıkmayı düşünüyoruz.
E)Ekonomide en korkutucu şey, durgunluktur.
29.Sağ kolu kesilmiş omuz başından
Dev adımlarıyla bir yolcu gitti
Solunda bir kılıç gibi sallanan
Tek kolu anlattı, bu bir yiğitti
Bu dörtlükte aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A)Ek eylem
B)Niteleme sıfatı
C)Haber kipiyle çekimlenmiş eylem
D)Zamir
E)Belirtili isim tamlaması
30.Güle naz
Bülbül eyler güle naz
Girdin dost bağına
Ağlayan çok gülen az
Bu dörtlük için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A)Halk edebiyatı ürünlerindendir.
B)Cinas sanatına yer verilmiştir.
C)Bir koşmadan alınmıştır.
D)Kişileştirme yapılmıştır.
E)Asıl söylenmek istenen son iki dizededir.
Bugün 11 ziyaretçi (19 klik) kişi burdaydı!
SAYFA HAKKINDA
Bu site şahsıma aittir ve Sayın Prof.Dr. Hasan AKAY ve Sayın Doç.Dr. Yılmaz TAŞÇIOĞLU hatırasına kurulmuştur. Site içinde "Dil ve Edebiyat" ile ilgili seminer, konferans, panel haberleri, düzenlenecek yarışma ve etkinliklerin tarihlerini içeren bilgiler bulunmaktadır. Ayrıca üniversite ve lise düzeyinde soru bankaları, sunum ve konu anlatımları, dil ve edebiyat konusunda birtakım makaleler bulunmaktadır.
BİZE ULAŞIN
MUĞLA ÜNİVERSİTESİ
Muğla Üniversitesi ozd.mu.edu.tr adresinde, Uzaktan Eğitim yoluyla Türk Dili, Atatürk İlke ve İnkılap Tarihi, Bilgisayar, Enformatik gibi dersleri 2012-2013 Eğitim ve Öğretim Yılında vermeye başladı.
Muğla Üniversitesi Hakkında Genel Bilgiler:
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, 03 Temmuz 1992 tarihinde 3837 sayılı Kanun ile kurulmuştur. Üniversitemizin kuruluşunda Fen-Edebiyat, Su Ürünleri Teknik Eğitim ve İktisadî ve İdarî Bilimler Fakülteleri, Fen ve Sosyal Bilimler Enstitüleri, Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu yer almıştır. Muğla’daki ilk yüksek öğrenim birimleri ise 1975 yılında Ankara İktisadî ve Ticarî İlimler Akademisine bağlı olarak kurulmuş, 1982 yılında ise Dokuz Eylül Üniversitesine bağlanmış olan Muğla İşletmecilik Yüksekokulu ile 1989 yılında Dokuz Eylül Üniversitesine bağlı olarak kurulmuş olan Muğla Meslek Yüksekokuludur. Üniversitemizin kurulmasıyla Muğla İşletmecilik Yüksekokulu İktisadî ve İdarî Bilimler Fakültesine, Muğla Meslek Yüksekokulu da Üniversitemize bağlanmıştır.
Üniversitemizde 12 fakülte, 4 enstitü, 5 yüksekokul, 12 meslek yüksekokulu, 18 araştırma ve uygulama merkezi bulunmakta; 146 bölüm/program, 50 ana bilim dalında 26.000 üzerinde öğrenciye, 1000’i aşan öğretim elemanı ve 800’e yaklaşan idarî personel ile eğitim-öğretim hizmeti verilmektedir.
ÖZGEÇMİŞ
Eğitim alanında resmi ve özel kurumlarda, yedi senedir görev yapmaktayım. Akademik anlamda, Muğla Üniversitesi'nde, 2009-2010 Eğitim ve Öğretim yılından itibaren çalışmaya başladım. Uzem ve Türk Dili Bölümü işbirliği çerçevesinde 2012'den bu yana elektronik ortamda uzaktan eğitim dersleri vermekteyim.
SAU
Sakarya Üniversitesi'nin kısa adı SAU'dur. Kendisine çağdaş uygarlığın gerektirdiği her türlü donanıma sahip bireyler yetiştirmeyi amaç edinmiş olan Sakarya Üniversitesi'nin çekirdeğini 1970 yılında açılan Sakarya Mühendislik ve Mimarlık Yüksekokulu oluşturmuştur. Bu okul 1971 yılında Sakarya Devlet Mimarlık ve Mühendislik Akademisi'ne dönüşmüş, 1982-1992 yılları arasında İstanbul Teknik Üniversitesi'ne bağlı bir Fakülte olarak öğretim vermiştir.
3 Temmuz 1992 tarih ve 3837 sayılı kanun ile Sakarya Üniversitesi kurulmuştur.
90 sonrasında kurulan üniversiteler arasında akademik ve teknik altyapısını hızla tamamlayan üniversitemiz idari birimleri ile ISO-2002 Kalite Belgesi ile "EFQM Mükemmellik Yetkinlik Seviyesi Kalite Belgesi"ne sahip ilk ve tek devlet üniversitesi olup lâboratuar, eğitim ve sosyal hizmetler, Internet alt yapısı ve bilişim sektöründeki atılımlarıyla bir çok üniversite için örnek oluşturmaktadır.
http://www.sakarya.edu.tr/